ZAMAN GAZETESİNE VERDİĞİMİZ CEVAP
Ahmetlerin haklarını sonuna kadar savunacağız.
Yüzlerce yıl, nüfuzlu Çimi köyünü dinleyenler, ÅŸimdi artık bizi de dinlemelidir
Mustafa Koç
Ahmetler Köyü Kültür ve Dayanışma derneÄŸi Yönetm Kurulu Üyesi
18 Ekim 2010 Pazartesi günü, Zaman Gazetesinde Ahmetler Yaylasıyla ilgili bir haber yayınlandı. Haberi yapan gazetecinin bazı ifadeleri yanlı gibi olsa da bu haberin iyi niyetle hazırladığına inanmak isteriz. Haberin baÅŸlığı zaten her ÅŸeyi özetliyor: Yayla Davası 167 Yıldır Bitmiyor.
Ben gazeteci olsam sadece bu gerçeÄŸin nedenlerini araÅŸtırırdım. Ama haberin akılda kalan bazı yanlışları düzeltmek için ilgili gazeteciyi bilgilendirmek de gerekiyor. Bu düÅŸüncelerimizi en kısa zamanda gazeteye ulaÅŸtırmaya da çalışacağız. Ancak Zaman Gazetesinde çıkan aÅŸağıdaki haberi okumadan önce bazı yanlışların düzeltilmesinde yarar var:
- Bir kere bu yaylanın adı Çimi yaylası deÄŸil; Ahmetler Yaylası’dır. Çünkü hem Osmanlının kayıtlarında hem de Türkiye Cumhuriyetinin haritalarında ve askeri haritalarda söz dava konusu yaylanın adı “Ahmetler Yaylası” olarak kayıtlıdır. Bununla ilgili haritalar ilgili yerlere sunulacaktır. Ancak sitemizde de yayınladığımız Osmanlı kayıtlarıyla ilgili bilirkiÅŸi raporunu görmek isteyenler buraya tıklayabilir.
- Ä°kincisi, Çimi köyüne ait elbette Çimi Yaylası deÄŸil Çimi Yaylaları vardır. Akseki’den doÄŸuya doÄŸru giderseniz en az 25 km boyunca uzanan yaylalar, Ahmetler Yaylası denen 20.000 dönümlük yere kadar Çimi Yaylasıdır. Buna kimsenin itiraz etme hakkı yok. Ancak haritalarda bile Ahmetler Yaylası olarak tescilli olan küçük bir düzlüÄŸün adının ısrarla Çimi Yaylası olarak gösterilmek istenmesine sadece “itiraz” etmiyoruz, aynı zamanda “isyan” ediyoruz. Çünkü bu, tarihi gerçeklere ve belgelere raÄŸmen yapılmış çok büyük bir haksızlıktır. Günümüzde Osmanlı yasaları geçerliyse Kanuni Sultan Süleyman devrinde bu yaylanın Ahmetler’e tahsis edil diÄŸini belgeleyen bilirkiÅŸi raporu dikkate alınsın; yok Türkiye cumhuriyetinin belgeleri geçerliyse, Ahmetler Yaylası olarak basılmış haritalara bakılsın.
- Üçüncü yanlış da ÅŸu: Haberin sunuluÅŸunda sanki mahkemelerin hep Çimi köyü lehine karar verdiÄŸini; ama iÅŸte Ahmetlerliler bu kararlara itiraz ettiÄŸi için Yargıtayın kararı bozduÄŸu anlatılıyor. Böylece, “KeÅŸke Ahmetler itiraz etmeseydi yayla Çimi’nin olacaktı” gibi bir anlam çıkıyor. Bırakalım tapuyu, kayıdı, küreÄŸi ve kadimden beri kullanma haklarını; bu davanın 167 yıldır sürmesi bile zaten baÅŸlı başına bir haksızlıktır, bir eziyettir. 167 yıldır süren bir davanın zaten bir hukuk mücadelesine benzer yanı da kalmamıştır. Bu dava, “haklı ama güçsüz” olana karşı, “haksız ama güçlü” olanın mücadelesi biçimine dönüÅŸmüÅŸtür. Bu davanın özeti de ÅŸudur: Tarih boyunca hayvancılık la geçinen “fakir ve sahipsiz” Ahmetler’in; “zengin ve nüfuzlu” Çimi ye karşı dayanarak ayakta kalamasısır. Her türlü idari baskılarla, insanlık dışı eziyetlerle ve hukuki yanlışlıklarla 167 yıldır sürüncemede bırakılan bu dava, sadece Hukuk Fakültelerini deÄŸil Sosyoloji Fakültelerini de ilgilendirmelidir.
- Haberdeki dördüncü yanlış da yazıda görüÅŸlerine baÅŸvurulan herkesin Çimi köyü aÄŸzıyla konuÅŸmasıdır. Çimi muhtarının aÄŸzından çıktığı gibi, yüz binlerce dönümlük yaylalar yetmiyormuÅŸ gibi sadece Ahmetleri buradan çıkarabilmek için yeni oyunlar oynandığını da göstermektedir. CoÄŸrafi olarak Çimi köyü sınırlarına yakın olan ama idari olarak Ahmetler Yaylası adıyla kayıtlı olan bu yayla, Ahmetler’in tapulu malı olmasa da Çimi’nin hiç deÄŸildir. Belli ki Çimi köyü buraları bir rant kapısı gibi görüyor. Avukat Ahmet Yılmaz, Tarım Ä°l MüdürlüÄŸünün devlet merası olarak tescil edilen ve dört köyün ortak kullanımına “tahsis” ettiÄŸi toprakları, Çimi’nin ekili tarlasıymış gibi kiraya verip gelirin dörtte birinin Çimi’ye verileceÄŸi yönündeki beyanı, sadece bir rüyadan ibarettir.
- Böyle bir haberde tarafların eÅŸit görüÅŸlerine baÅŸvurulması beklenirdi. Konuyla hiç alaksı olmayan Hacıahmetli aÅŸiretine ait Arıcılar DerneÄŸi yerine Ahmetler Köyü Kültür ve Dayanışma DeneÄŸinin görüÅŸleri alınsa daha adil bir haber olabilirdi. Böyle bir baÅŸvuru olursa derneÄŸimiz her türlü belge ve bilgiyi sunmaya hazırdır.
Bu yazı da gösteriyor ki Çimi, her zaman tek taraflı olarak sesini duyurabiliyor. Çünkü arkasında güçlü Çimi, her zaman devleti de arkasına alarak sahipsiz Ahmetleri ezmiÅŸ. Akseki’de, Antalya’da, Ankara’da hatta Manavgat’ta hep sözünü geçirmiÅŸ. Çünkü Çimi güçlü, avukata da ulaÅŸmış, hakime de; kaymakama da ulaÅŸmış kolaylıkla valiye de… Belediye baÅŸkanlarını da almış yanına bakanları da; karakolu da kullanmış, emniyeti de… Ama Ahmetlerin ne doÄŸru dürüst avukatı olmuÅŸ ne de arkasında bir dayısı. Ne hakimi var, ne savcısı… Ahmetler sanki bölgenin zencileri gibi görülmüÅŸ.
Åžimdi biz de diyoruz ki:
"Yüzlerce yıl, nüfuzlu Çimi köyünü dinleyenler, ÅŸimdi artık biraz da bizi dinlesinler.
Ahmetlerin haklarını sonuna kadar savunacağız.
****
Yayla Davası 167 Yıldır Bitmiyor
Antalya'nın Manavgat ve Akseki ilçelerindeki iki köyü karşı karşıya getiren dava, hukuk öÄŸrencileri için tez konusu olacak türden. Osmanlı döneminde baÅŸlayan yayla anlaÅŸmazlığı davası, 167 yıldır sürüyor. Ä°ki köydeki herkes asrı aÅŸan davadan bıkmış durumda. Köylüler, sorunun karşılıklı görüÅŸmelerle çözüleceÄŸini düÅŸünüyor.
Antalya'nın Manavgat ilçesine baÄŸlı Ahmetler ve Akseki ilçesine baÄŸlı Çimiköy arasındaki yayla davası 167 yıldır sonuçlanmadı. Osmanlı döneminde mahkemeye taşınan ve Cumhuriyet'in 87. yılında bile çözümlenemeyen dava, köylüleri canından bezdirdi. Ä°ki köyü karşı karşıya getiren Çimi Yaylası, Manavgat'a 41 kilometre uzaklıkta. Ahmetler ile Çimiköy köylüleri Altürbe mevkiindeki 19 bin dönümlük meralık alanı sahipleniyor. Ahmetler'de yaÅŸayanlar, atalarının 6 asırdır 'yaylalamak' için Çimi'ye çıktığını ve meranın kendilerinin olduÄŸunu iddia ederken, Çimiköylü vatandaÅŸlar, aynı alanın Osmanlı PadiÅŸahı 1. Mahmut döneminde kendilerine tahsis edildiÄŸini savunuyor.
Yaylanın kullanım hakkıyla ilgili hukukî süreç Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu döneminde 1843 yılında baÅŸlamış. Konya'nın BeyÅŸehir ilçesinde baÅŸlayan yayla davası, günümüzde Antalya'nın Akseki Adliyesi'nde devam ediyor. Ahmetler köylüleri, nesilden nesile geçen ve sürekli köy meydanında yapılan 'duruÅŸma falan tarihe ertelendi' duyurusundan bıktıklarını söylüyor. Ahmetler Köyü Muhtarı Mustafa Yıldız, "Dava kaplumbaÄŸa hızıyla yürüyor. Yayla davası köylüde moral bozukluÄŸuna yol açıyor. Çimi Yaylası'nda atalarımız 6 asır konaklamış. Kendimizi bildik bileli yazları o yaylaya çıkarız." diyor. Yıldız, dava sürecinin hukuk fakültesinde okuyan bir öÄŸrenciye okul bitirme tezi olmasını bekliyor. Davada bugüne kadar kaç hâkim deÄŸiÅŸtiÄŸini bilmediÄŸini belirten Yıldız, bu olayın hukuk adına düÅŸündürücü olduÄŸunu ifade ediyor.
Akseki Çimiköy Muhtarı Hasan Aksoy ise yaylanın esas sahiplerinin kendileri olduÄŸunu Osmanlı dönemi tapu kayıtlarını göstererek anlatıyor. Yayla davasında çoÄŸu kez Çimiköylülerin kazanmasına raÄŸmen Ahmetler'in bir üst mahkemeye baÅŸvurarak itirazda bulunduÄŸunu belirtiyor. Davayla ilgili Muhtar Aksoy, ÅŸöyle konuÅŸuyor: "Ahmetler köylüleri, bir üst mahkemeye baÅŸvuruda bulunmasaydı asırlık yayla davası sonuçlanacaktı. 'Bu yayla bizim' demekle orası bir köyün olmuyor. Ahmetler köylüleri 'bu yayla bizim' diyor. Ama ellerinde belgeleri yok. Osmanlı tapu kayıtlarında yaylanın Çimiköy'e ait olduÄŸu görünüyor." Aksoy, sorunun 2 köy halkının karşılıklı oturup çözüm üretmesiyle giderilebileceÄŸini belirtiyor.
Çimi Yaylası Arıcılar YardımlaÅŸma ve Dayanışma DerneÄŸi BaÅŸkanı Ali Arıcı da uzlaÅŸma taraftarı olduÄŸunu belirterek asırlık davanın artık bitmesini istiyor. 1,5 asrı aÅŸan davayı 15 yıldır takip eden avukat Ahmet Yılmaz, Akseki Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2 yıl önce Çimiköylüler lehine karar verdiÄŸini, ancak Ahmetler köyünün avukatı Kayhan Özer'in Yargıtay'a baÅŸvurarak kararı iptal ettirdiÄŸini söylüyor. Yerel mahkemece Ahmetler köyünün yaylayı kullanmadan men edildiÄŸini belirten Yılmaz, Antalya Tarım Ä°l MüdürlüÄŸü Mera Komisyonu'nun, yaylanın 19 bin 300 dönümlük mera alanı için ihaleye çıkılmasına, elde edilen kira bedelinin dörtte birinin Çimiköyü'ne verilmesi yönünde karar aldığını anlatıyor.
ZAMAN
ABDURRAHMAN BÜYÜKKESKÄ°N
18 Ekim 2010, Pazartesi
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1041607&keyfield=61686D65746C6572