CORPORATE
Zehra Özdemir Yazarın Tüm Yazıları
Zehra Deniz ÖZDEMİR Manavgat Doğançam köyünde doğdu. İlkokulu Doğançam'da, Ortaokul ve Liseyi Manavgat'ta okudu. Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesini bitirdi. Ahmetlerli Mustafa Özdemir'le evli ve iki çocuk annesi olan Zehra Özdemir, ...
HER GÜNÜNÜZ BAYRAM OLSUN
Biz mi yaşlanıyoruz yoksa zaman mı durmadan hayatımızı harmanlıyor bilemiyorum. Ama şu bayram günlerinde çocukluğunu hatırlamayan o güzel yılları özlemeyen var mıdır? Sadece çocukluğu özlemek değil bu. Her bayram günleri beni çoğu zaman alıp o yıllara götürür.
Ya çocuklara ne demeli. Bayramların en değişmez kahramanlar her zaman onlar olmuştur. Bu nedenle eski bayramlar her çocuğun gönlünde özel bir günlerdir. Evden eve koşturulan bayram
ziyaretlerini, çocuk ordusuyla bir olup komşu gezmeleri, evleri dolduran konukları, aile büyüklerimiz
ve arkadaşlarımızla birlikte geçirdiğimiz dertsiz tasasız çılgınca eğlenmeleri de unutabilir miyiz. Her
bayramda alınan bayramlık giysiler, yeni ayakkabılar da hepimizin anılarında çok özel yer tutar. EL
öpmelerle, bahşişlerle süslenen çocukluk zevkleri de cabası.
Her bayram sabahı, o günün bir bayram günü olarak farklı olduğunu hatırlatan konuklar
evlerimize dolar, herkes birbirinin hatırını sorardı. Sonra ortak hatırlarla koyulaşan sohbetler, lokum
ve kahve ikramlarıyla; dahası tepsi tepsi baklavalarla sona ererdi.
Televizyonda duydum, giderek her evin vazgeçilmezi olan baklavaların bir dilimi marketlerde 40
liraya varan fiyatlarla satılıyormuş. Eğer öyleyse tıpkı evlerimizi dolduran sevgili konuklarımız gibi
baklavalar, kadayıflar ve bayramların simgesi çoğu yiyecekler de terk edecek evlerimizi.
Şimdi belki daha çok imkanlarımız var ama eskilerin yaptığı samimi sohbetlerin tadını alabiliyor
muyuz? Hepimiz birer gezgin turist gibi yurdun dört bucağına savrulunca zaten bütün alenin bir araya
toplanması mümkün mü? Olsa olsa uzaktakilerle görüntülü telefon görüşmeleri yaparsınız. O da yan
yana olmanın sıcaklığını asla vermez…
Diğer yandan çalışan insanlar için de çocuklar için de bayram günleri artık bir tatil olarak
görülmeye başladı. Okullar gibi iş yerleri de kapanınca imkanı olanlar belki de bir sahil oteline ya da
bir dağ evine atıyor kendini. Tatile çıkamayanlar da çoğu zaman o büyük aile buluşmalarından
mahrum kalabilir. Çünkü özellikle büyüyen kentlerdeki dev apartmanlarda artık hiç tanımadığımız
komşular oturuyor. Olsa olsa birkaçıyla bir araya gelip kısa ziyaretlerle geçiştirenler de vardır. O eski
bayram tadını boş yere aramaya gerek yok.
Demem o ki ya bizler eskiyoruz ya da zaman değirmeni çok acımasız. Zaman makinesi bir bakıma
birçok güzel şeyler getirirken bir yandan da sosyal alışkanlıklarımızı, bir toplumu var eden gelenek ve
göreneklerimizi birer birer götürüp gidiyor.
Yine de bu bayram günlerini dostluk ve yardımlaşma duygularımızı kaybetmeden sürdürmeye
çalışarak geleneklerimizi yaşatmanın tadını çıkarmak biraz da kendi elimizde. Hiç olmazsa
yanımızdakilerin varlığıyla sevinmeye, sevdiklerimizle mutlu olmaya ve uzaktakilere kavuşabilme
özlemini yaşatmaya devam etmeliyiz.
Bu duygularla hepinize mutlu bayramlar diliyorum.
Her gününüz bayram tadında olsun!