CORPORATE
350 YILLIK YAYLA DAVASI
ArÅŸivlerde Ahmetler Yaylasıyla Ä°lgili olarak yayımlanmış bir haber bulduk. Bizim tezlerimizin de anlatıldığı haberde Çimi köyü avukatının görüÅŸlerine de yer verilmiÅŸ. Ancak 350 yıldır süregelen bir uyuÅŸmazlığı hukuk oyunlarıyla sürdürmeye izin veren Türk adaletinin örnek bir davası olarak görmek de gerekiyor.
Bu sorun, Ahmetler köyünün Kanuni Sultan Süleyman devrinden beri kullanmakta olduÄŸu yaylaya Çimi köyünün hukuk usullerini zorlayarak Ahmetler’ hiçbir hak tanınmamasını istemesinden kaynaklanmaktadır. Åžimdilerde herhangi bir sorun olmasa da köyümüzün kadimden beri en az 500 yıldan beri kullandığı yayla aslında kullanmak isterlerse Ahmetler’e de yeter Çimi’ye de. Çimili dostlarımıza her ortamda bunu hatırlatmaktan vazgeçmedik. Atalarımızın yüzlerce yıllık hatıralarına saygı duymak için artık Aldürbe’den Ahmetler’i çıkarmak yerine birlikte orada ÅŸenlikler yapmayı düÅŸünmeliyiz.
350 YILLIK YAYLA DAVASI
Demirören Haber Ajansı - Güncel
Antalya'nın Manavgat Ä°lçesi Ahmetler Köyü ile sınırındaki Akseki Ä°lçesi Çimi Köyü arasındaki yayla davası, 350 yılı aÅŸkın süredir devam ediyor.
Antalya'nın Manavgat Ä°lçesi Ahmetler Köyü ile sınırındaki Akseki Ä°lçesi Çimi Köyü arasındaki yayla davası, 350 yılı aÅŸkın süredir devam ediyor. Kanuni Sultan Süleyman'ın Ahmetler'e tahsis ettiÄŸi öne sürülen yayla nedeniyle iki köy arasında silahlı çatışma, yangınlar, hayvan öldürmeler, yol kesip kapatmalar, oba basmalar yaÅŸandı. 17'nci Yüzyıl'da baÅŸlayan anlaÅŸmazlık, 1929'da mahkemeye taşındı.
1520- 1566 yılları arasında Kanuni Sultan Süleyman tarafından hayvancılıkla uÄŸraÅŸan Yörük köyü Ahmetler'e tahsis edildiÄŸi öne sürülen 17 bin 553 dekarlık Aldürbe (Ahmetler) Platosu, Akseki'ye baÄŸlı Çimi Köyü ile yüzyıllardır süren kavgalara neden oldu. Osmanlı döneminden bugünlere süren iki köy arasındaki yayla kavgası, Cumhuriyet döneminde ise mahkemelere taşındı. 13 Mayıs 1929 tarihinde Ahmetler, Çimi Köyü'ne karşı dava açtı. Dava, Akseki Asliye Hukuk Mahkemesi'nde halen devam ediyor.
Ahmetler Köyü'nden yeminli mali müÅŸavir 64 yaşındaki Mehmet Arslan, iki köy arasında yüzyıllardır süren yayla kavgası ve davasını anlattı. Arslan, bu süreçte bürokratik oyunlar, sahte ya da tahrif edilmiÅŸ belgeler ve yorumlar, insan aklıyla alay eden yargısal kararlar, oba basmalar, silahlı çatışmalar, yangınlar, hayvan öldürmeler, yol kesip yol kapatmalar, haraç almalar, devlet içinde devlet olmalar, reddi hakimler, sanal nüfuslar gibi hukuk tarihine geçecek birçok ilginçlik yaÅŸandığını kaydetti.
350 YIL ÖNCESÄ°NE DAYANIYOR
Arslan, Osmanlı'da gelir saÄŸlamanın yolunun vergi olduÄŸuna dikkat çekerek, yerleÅŸiklere çiftlik, baÄŸ, bahçe, konar göçerlere de kışlak, yaylak, mera, su kenarı gibi yerler tahsis edildiÄŸini ve vergi ödeyecek kiÅŸilerin Defteri Hakani'lere kaydedildiÄŸini aktardı. Manavgat'ın Ahmetler Köyü ile Akseki'nin Çimi Köyü arasında 86 yıldır süren 17 bin 553 dönümlük Ahmetler Yaylası davası ile bu yaylanın 30 yıldır süren 40 bin 812 dönümlük mücavir alan davası olduÄŸunu belirten Arslan, kavganın baÅŸlangıcının ise 300-350 yıl öncesine dayandığını söyledi.
ÇÄ°MÄ°'NÄ°N YAYLA GEREKSÄ°NÄ°MÄ° YOK
Ahmetler Köyü'nün yaylanın tahsisine iliÅŸkin mahkemelere sunduÄŸu deliller arasında yaylaya iliÅŸkin çok sayıda kayıt olduÄŸunu vurgulayan Arslan, Çimi'nin kayıtlı olduÄŸu sayfalarda ise yayla tahsis kaydı olmadığını belirtti. Arslan, hizmet, zanaat ve ticaretle uÄŸraÅŸan Çimi Köyü'nün yayla gereksinimi olmadığının da tarihi kayıtlarda yer aldığını anlattı. Defteri Hakani'deki kayıtların en muteber ve baÅŸka karineye gerek duyulmayan delil olduÄŸunu belirten Arslan, yaylakların orta malı, özel ve tüzel mülkiyete konu edilemeyeceÄŸi ve tapulanamayacağını dile getirdi.
VERGİ ARŞİVLERİ BULUNDU
Taraf köylerin ödedikleri vergilerin tutulduÄŸu 172 Nolu Defteri Hakani kayıtlarının da delil gösterildiÄŸi davada Ahmetler'in ÖdediÄŸi vergilerin 'ÖÅŸr-i alef: hayvan yemi vergisi', 'Resm-i Ganem: Koyun-keçi yaylak vergisi' ile 10 kalem Kışlak yani zirai mahsul vergilerinden oluÅŸtuÄŸuna dikkat çeken Arslan, "Bu tablo Ahmetler'in bitkisel ve hayvansal tarımla uÄŸraÅŸtığını göstermektedir" dedi. Arslan, Çimi'nin ödediÄŸi vergilerin ise 'ÖÅŸr-i galat: Hububat Mahsul Vergisi', 'ÖÅŸr-i kovan: Kovan Vergisi', 'ÖÅŸr-i hınta: BuÄŸday Onda Biri', 'ÖÅŸr-i bostan: Kavun-karpuz vergisi' ÅŸeklinde zirai mahsul ve mesleki yerleÅŸik vergiler olduÄŸunu, yaylak gerektiren koyun- keçi vergisi bulunmadığını anlattı.
KONYA SALNAMESÄ° DE DELÄ°L OLDU
Davada sunulan deliller arasında 1914 Konya Salnamesi (yıllığı) verilerini de gösteren Mehmet Arslan, Ahmetler Köyü'nün 65 at, 86 eÅŸek, 159 sığır, 12 deve ve 4 bin 508 koyun ve keçi olmak üzere toplam 4 bin 830, Çimi'nin 30 at, 180 eÅŸek, 165 sığır olmak üzere toplam 375 hayvan nüfusuna sahip olduÄŸunu söyledi. Arslan, bu verilerden Çimi'nin tam yerleÅŸik olduÄŸunu, yaylak gereksinimi bulunmadığının görülebileceÄŸini kaydetti.
HARÄ°TALARDA AHMETLER YAYLASI
Memleket haritaları, askeri, turistik haritalarda ve Almanya'da yayımlanan Türkiye haritalarında 'Aldürbe Platosu'nun tarihi yer adı olarak 'Ahmetler Yaylası' adıyla görüldüÄŸünü belirten Arslan, yayladaki tek kuyunun adının da Ahmetler Kuyusu olarak iÅŸaretlendiÄŸini söyledi. Arslan, Anadolu'da tarihi yer adı olarak Çimi Yaylası diye bir yer adı ve yaylak bulunmadığını kaydetti.
YAYLAYA GÄ°DEN YOLA DEMÄ°R KAPI
Yörüklerin kadim zamandan beri AkdaÄŸ yaylaklarına çıkarken Çimi Köyü karşısında yer alan tarlalardaki patika yolu kullandığını, Çimi'nin bu patika yolu 1975'li yıllarda kapattığını, bu nedenle göçerlerin köyün içinden geçmek zorunda kaldığını ve bu göç yoluna demir kapı yapıldığını söyleyen Arslan, "Amaçları yol keserek yaylaya çıkan Yörüklerden otlakiye, vergi, haraç almak. Bunda baÅŸarılı da oldular. Haraç vermeyen Yörüklere yolu, demir kapıyı kapattılar, kervanları taÅŸladılar. Onlarca arı kovanı yolda kalıp telef oldu. Ahmetler kervanları çok kötü ve uzun GündoÄŸmuÅŸ- Gökçukur- Korna GediÄŸi- Ahmetler Kuyusu yolundan yaylaya çıkmak zorunda kaldı. Ahmetler'in giriÅŸimiyle 1997-98'li yıllarda demir kapıyı askerler yıktı. Çimililer 1999'da demir kapıyı gene yaptı. Demir kapı hala yerinde duruyor" diye konuÅŸtu.
KÖYLERÄ°N DAVASI Ä°LÇELERÄ°N DAVASINA DÖNÜÅžTÜ
Sözkonusu yaylaya iliÅŸkin geçmiÅŸte Çimi Köyü lehine verilen birçok mahkeme kararı olduÄŸunu belirten Çimi Köyü avukatı Ahmet Yılmaz ise bu davayı 20 yılı aÅŸkın süredir takip ettiÄŸini söyledi. Davanın BüyükÅŸehir Kanunu nedeniyle Antalya'da köylerin mahalleye dönüÅŸtürülmesi sonrasında tarafların Ahmetler adına Manavgat Belediyesi ve Çimi adına Akseki Belediyesi olarak deÄŸiÅŸtiÄŸini kaydetti.
Akseki Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yaylaya iliÅŸkin kısmen Ahmetler, kısmen Çimi lehine verdiÄŸi kararı Çimi olarak Yargıtay'a temyiz ettiklerini belirten Yılmaz, ÅŸöyle devam etti:
"Dava Yargıtay'daydı ve BüyükÅŸehir Yasası nedeniyle bozdu. Kısmen Çimi lehine, kısmen Ahmetler lehine karar verildi. Saha geniÅŸliÄŸi 60 bin dönümlük yerdi. Dava sürecinde buradan kadastro geçti ve zaten bir kısmı orman, bir kısmı da mera alanı ilan edildi. Ancak önceki davalarda Ahmetler'in 17 bin 553 dönümlük alana girmesi men edilmiÅŸti. Burası tabi ki Çimi'nin. Daha önce 1973'te BeyÅŸehir Mahkemesi'nin kararı var, 'Ahmetler yararlanıyor ama para verip yararlanıyor. Parasız çıkmalarının önlenmesi' ÅŸeklinde karar. O yıllarda Ahmetler dava açıyor, 'Biz buraya çıkıyoruz, kadim yararlanma hakkımız var' diye. Yine bunlar çıkmaya devam ederken Çimi, Akseki Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açıyor ve 2000'de men kararı veriyor Çimi'nin lehine. Men kararı verilen yerin dışında Ahmetler yeniden dava açıyor. Dava devam ederken orman, kadastro geçti. Bir kısmı ormana gitti, bir kısmı meraya dönüÅŸtürüldü." - Antalya
Demirören Haber Ajansı / Güncel
https://www.haberler.com/guncel/350-yillik-yayla-davasi-6979226-haberi/