İbrahim ARSLAN Yazarın Tüm Yazıları
Ä°brahim Arslan
ANADOL’UN YARISI
Ä°brahim ARSLAN
Sene 1990, Manavgat’tayım. Hasan Hüseyin Arslan amcamın o zamanlar cam dükkanı vardır. Amcam dedi ki:
“Ä°brahim, benim elamanlar çalışmaya gitti. Alanya’ya cam gidecek. Gebeceli Mustafa’nın arabayla camı Alanya’ya bırakıver de gel“ dedi. Araba da 4 vitesli bir Anadol pikap.
Camı Anadol’a yüklemiÅŸler. Yanıma baÅŸka bir elaman da verdiler. Yola cıktık. Küçücük arabaya o kadar çok cam yüklenmiÅŸ ki araba bir türlü gitmiyor, 4. vitese bile atamıyorum. Bir saÄŸa, bir sola yalpalayıp duruyor.
Nihayet zor da olsa Alanya’ya vardım. Camı indirdiler. Ben de Manvagat’a yola cıktım. YeÅŸilköy’e gelince araba hiç gitmeyiverdi. Yol kenarına durdum. Dedim ki kendi kedime: “Bu araba ya akist kesti ya ÅŸaft kesti, degilse giderdi.” O zamanlarda cep telefonu da yok. Anladım ki o kadar yük yükleyince araba hasar almış ve gelirken akis kesmiÅŸ.
Ne yapayım, edeyim derken aklıma nasıl olsa bir tanıdık kamyoncu gelir ona takar giderim Manavgat’a diye düÅŸündüm. Zaten yolda bizim köylü kamyoncu Metin’i görmüÅŸtüm; Alanya’ya gidiyordu, “nasıl olsa gelir, onu bekleyeyim” dedim.
Bekle bekle, Metin geldi. Onun arabasına çeki halatıyla taktık Anadol’u. Metin kamyona çıktı ben de Anadol’a bindim. Metin yürümeye baÅŸladı yavaÅŸ yavaÅŸ. O da ne? Metin gidiyor ama benim araba gitmiyor, yerinde duruyor. Bir baktım ki Anadol’un ön tarafı komple kopmuÅŸ, kamyonun ardında sürükleniyor.
Metin aynaya bakınca durumu gördü. Baktı ki ben yerimde duruyorum; o da durdu ve arabadan indi. Baktı ki arabasının arkasında Anadol yok, sadece Anadol’un ön pancöru var. Ä°kimiz de gülmeye baÅŸladık. Ben gülüyorum ama içimde de bir merak var; canım sıkıldı. Emanet araba bir arıza yapmışken ikinci arızayı da yaptı.
Sonra anladık ki Anadol’un çeki halat takılan yeri, sadece pancöre baÄŸlıymış. Sonra tekrar dingile takıp Manavgat’a geldik ve arabayı sanayiye bıraktık.
DoÄŸru Hasan Hüseyin amcamın dükkana geldim. O, hemen sordu:
“Ä°brahim geldin mi Alanya’dan?” dedi.
“Geldim amca” dedim.
“Araba nerde?”
“Araba sanayide”
“Ne oldu?”
“ Amca, böyle böyle oldu” diye durumu anlattım. Nasıl tepki vereceÄŸini merak ediyordum.
Allah’tan benimle birlikte o da gülmeye baÅŸladı.