Mehtap ÖZ Yazarın Tüm Yazıları
Mehtap Öz TekirdaÄŸlı anne babadan, Burdur ili YeÅŸilova ilçesinde doÄŸdu. Çocukluk ve ilk gençlik yılları KeÅŸan ile TekirdaÄŸ arasında geçti. Ä°lk, orta ve lise eÄŸitimini KeÅŸan'da tamamladı. 1982 yılında Ä°stanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi'ne girerek 1...
PAZAR YERLERÄ°
Sabah erkenden baÅŸlar telaÅŸlı çalışmalar. Hatta bir önceki geceden yapılmıştır ön hazırlıklar. Demir direkler dikilir önce. SaÄŸlamlaÅŸtırılır ardından. Üzerlerine örtülen çadır bezi ile saÄŸlanan gölgelik, pazarcının sıcak havada rahat nefes almasını saÄŸlar. Kışın soÄŸuk ve yaÄŸmurdan korur. Böylece pazar yerinin çatısı kurulmuÅŸtur. Ardından hızla tezgahlar kurulur. Ürünler özenle yerleÅŸtirilir dizi dizi, sıra sıra.
Demlenen çayın kokusu sarar pazar yerinin her köÅŸesini birden.
Günün yoÄŸunluÄŸuna hazırlık için verdikleri molada kahvaltılarını yapar pazar esnafı. Hal hatır sözcükleri uçuÅŸur havada. Bir de günün bereketli geçmesi için dilekler...
Ä°tina ile dizilen sebzeler karşı tezgahtaki rengarenk meyvelere göz kırpar. Taze meyveler uzaktaki kuru yemiÅŸ tezgahlarından bakan kurutulmuÅŸ akrabalarına gülücükleriyle selam eder. Kuru kayısı, incir, erik ve diÄŸerleri ÅŸekere kesmiÅŸ tatlı tatlı yanıt verir. Tezgahta dizilmiÅŸ cevizler, badem ve fındıklarla leblebiler de nasiplenir bu selamdan...
Yol üzerindeki kurulmuÅŸ baharat dolu tezgahlara iliÅŸen gözler ürün çeÅŸitliliÄŸi kadar aynı rengin envai çeÅŸit tonlarına ÅŸaşırır. Kimi toz, kimi bütün halde tüketilen, çubuk çayları hazırlanan bitkilerin dozunda kullanılması gereklidir. Baharatlar da ilaçlar gibi doÄŸru ve dozunda kullanılırsa ÅŸifa, bilinçsiz tüketimde ise zehir olur.
Biraz yürüyünce denizin mis gibi tüten iyotuna karışmış yosun kokusu çarpar burun deliklerine. Anlaşılır ki balık tezgahları yakında bir yerdedir. Çok geçmeden takılır gözlere irili ufaklı, gösteriÅŸli, cilveli oynaÅŸlar içinde bir gümüÅŸ parlaklığı. Balıklar tüm ihtiÅŸamları içinde davet ederler. Kapılır gidersin bu harika davete. Mevsime göre, çıkıp geldikleri denizin tuzuyla kaplıdırlar hala. Tatlı su balıkları ise derin göl ve ırmakların kokusunu taşırlar. Hala sudan yeni çıkmış gibi ÅŸaÅŸkın bakar tüm balıklar. Midyeler, karidesler tembel tembel yayılmıştır tezgahlara. Ayrılmak zor gelse de ayaklar taşır yepyeni güzelleri görmeye...
Biraz ilerideki tezgahtan yeÅŸil kahkahalar taÅŸar. Marul, nane ve maydanoz ile dere otu pür neÅŸeye kesmiÅŸ haldedir. Taze soÄŸan ile sarımsaklar da katılır bu neÅŸeye. Minik turplardan pancarlara, oradan da havuçlara dek sinmiÅŸtir keyif. Taptaze, dupduru öylesine ferah...
Takıcıların tezgahlarına doÄŸru adımlarken karanfillerin yakıcı kokusuna kayıtsız kalamaz insan. Bakışlar çiçekçilere yöneldiÄŸinde rengarenk bir cümbüÅŸün içinde buluverirsin kendini. Kokulardan mest olup eli dolu ayrılır insan genelde. Kırmızı karanfile eÅŸlik eden beyaz gül bu durumdan hoÅŸnut kalmıştır...
Ä°ki adım ötede nazar boncuÄŸu olup bakan küpe ve kolyelere eÅŸlik eder bin bir çeÅŸit doÄŸal taÅŸlardan imal (üretilmiÅŸ) takılar. Daha takıların büyüsünden kurtulmadan rüzgarla sallanan tiÅŸörtlerin sesleri gelir kulaÄŸa. Bazen pat pat dedikodu yaparlar karşı tezgahta salınan etek ve pantolonlar hakkında, model model ÅŸortlara kaçamak bakışlar atarak.
Tezgahlardaki ayakkabı, terlik gibi eÅŸyalar sanki her an yürüyecek olmanın hazırlığındadır. Gecelikler, pijamalar düzgünce dizilmiÅŸ çarÅŸafların arasından huzurla bakıp, bir an evvel sahiplenilip mutlu rüyalara dalma isteÄŸindedir. Yine de sabırdan ödün vermezler...
Bu güzelliklere kapılıp gezerken akıllara geliverir pazar yerine gelme amacı. Tazecik köy yumurtası ve tereyağı almak için adımlara yüklenip, peynirciler bölümüne doÄŸru hızlanılır.
Koku koku, tat tat, renk renk karşılar peynirler, tereyaÄŸları ve yumurtalar. Her bir satıcı çağırır yanına, pazarın en taze ürünlerinin kendisinde olduÄŸunu söyleyerek. AlışveriÅŸini bitirip pazar yerinden ayrılırken rüzgarda sallanan iri bir kütle iliÅŸir gözüne. Kadim tarihlerin desenlerini taşıyan, uzaklardaki bir ülkeye ait duvar halısıdır bu. Ve aniden yüreÄŸinde tutkuyla belirir o masalsı istek. Kanına karışıp ele geçirir benliÄŸini. Halıya tutunup çok uzaklara, o çok uzaklardaki büyülü ülkeye uçmak istersin...
Pazar yerleri güzeldir, özeldir, tılsımlı bir dünyadır benim için. ÇocukluÄŸumun hayalperest dünyasında eline sıkı sıkı sarıldığım biricik halamla gezdiÄŸim harikalar diyarıdır.